-
1 ressentir
-
2 sentir
v t1 une sensation duymak, hissetmek2 une odeur koku almak3 koku yaymak◊sentir bon / mauvais — güzel kokmak
◊Ça sent la cigarette ici. — Burası sigara kokuyor.
4 sanmak◊Je sens que quelque chose la gêne. — Bir şeyin kendisini rahatsız ettiğini sanıyorum.
-
3 استياء
اِسْتِيَاء1. pofurdamak2. sabırsızlıkAnlamı: sabır göstermeme3. sızıltıAnlamı: sızlanma, yakınma, şikayet4. bıkkınlıkAnlamı: çok bıkmış olma durumu5. bezginlikAnlamı: usanç, yorgunluk6. sıkılmakAnlamı: can sıkıntısı duymak7. usançAnlamı: usanma duygusu -
4 برم
Iبَرَم1. kanıksamakAnlamı: bıkkınlık getirmek2. pofurdamak3. sabırsızlıkAnlamı: sabır göstermeme4. zevksizlikAnlamı: zevksiz olma durumu5. bıkkınlıkAnlamı: çok bıkmış olma durumu6. içerlemekAnlamı: öfkelenmek, kızmak7. cırlamakAnlamı: ince ve usandırıcı ses çıkarmak8. bezginlikAnlamı: usanç, yorgunluk9. sıkılmakAnlamı: can sıkıntısı duymak10. usançAnlamı: usanma duygusu11. bezmekAnlamı: bıkıp usanmakIIبَرَمَ1. kıvırmakAnlamı: bükmek2. burmakبَرِم1. kanıksamakAnlamı: bıkkınlık getirmek2. sıkıntılıAnlamı: sıkıntısı olan3. asabîleşmekAnlamı: kızmak, öfkelenmek, sinirlemek4. usanmakAnlamı: sıkılmak, bıkmak, bezmek5. yılmakAnlamı: bıkmak, usanmak6. bezgin7. bıkmakAnlamı: usanmakIVبَرْمburkmakAnlamı: burarak çevirmek -
5 تبرم
Iتَبَرَّمَ1. dırdırlanmakAnlamı: dırdır etmek2. dırlanmakAnlamı: herkesei tedirgin edecek, bezdirecek biçimde söylemek3. sızıldanmakAnlamı: sızlanmak, yakınmak4. mızmızlanmakAnlamı: mızmızlık etmekIIتَبَرُّم1. kanıksamakAnlamı: bıkkınlık getirmek2. pofurdamak3. kızgınlıkAnlamı: öfkeli olma durumu4. sabırsızlıkAnlamı: sabır göstermeme5. sızıltıAnlamı: sızlanma, yakınma, şikayet6. yakınmaAnlamı: şikâyet7. zevksizlikAnlamı: zevksiz olma durumu8. bıkkınlıkAnlamı: çok bıkmış olma durumu9. gazapAnlamı: öfke, kızgınlık, hiddet10. içerlemekAnlamı: öfkelenmek, kızmak11. hiddetAnlamı: öfke, kızgınlık12. hışımAnlamı: kızgınlık, öfke13. dırıltıAnlamı: bezdirici bir biçimde söylenme14. bezginlikAnlamı: usanç, yorgunluk15. sıkılmakAnlamı: can sıkıntısı duymak16. usançAnlamı: usanma duygusu17. hırsAnlamı: öfke, kızgınlık18. dargınlıkAnlamı: dargın olma durumu -
6 سآمة
سَآمَة1. kanıksamakAnlamı: bıkkınlık getirmek2. pofurdamak3. sabırsızlıkAnlamı: sabır göstermeme4. zevksizlikAnlamı: zevksiz olma durumu5. sızıltıAnlamı: sızlanma, yakınma, şikayet6. bıkkınlıkAnlamı: çok bıkmış olma durumu7. içerlemekAnlamı: öfkelenmek, kızmak8. bezginlikAnlamı: usanç, yorgunluk9. sıkılmakAnlamı: can sıkıntısı duymak10. usançAnlamı: usanma duygusu -
7 سأم
سَأَم1. pofurdamak2. kanıksamakAnlamı: bıkkınlık getirmek3. sabırsızlıkAnlamı: sabır göstermeme4. zevksizlikAnlamı: zevksiz olma durumu5. bıkkınlıkAnlamı: çok bıkmış olma durumu6. içerlemekAnlamı: öfkelenmek, kızmak7. cırlamakAnlamı: ince ve usandırıcı ses çıkarmak8. bezginlikAnlamı: usanç, yorgunluk9. usançAnlamı: usanma duygusu10. sıkılmakAnlamı: can sıkıntısı duymak -
8 ضجر
Iضَجَر1. kanıksamakAnlamı: bıkkınlık getirmek2. pofurdamak3. sabırsızlıkAnlamı: sabır göstermeme4. zevksizlikAnlamı: zevksiz olma durumu5. bıkkınlıkAnlamı: çok bıkmış olma durumu6. içerlemekAnlamı: öfkelenmek, kızmak7. cırlamakAnlamı: ince ve usandırıcı ses çıkarmak8. bezginlikAnlamı: usanç, yorgunluk9. usançAnlamı: usanma duygusu10. sıkılmakAnlamı: can sıkıntısı duymak11. bezmekAnlamı: bıkıp usanmakIIضَجِر1. kanıksamakAnlamı: bıkkınlık getirmek2. sıkkınAnlamı: çok sıkılmış3. bîzarAnlamı: bezmiş, usanmış4. sıkıntılıAnlamı: sıkıntısı olan5. asabîleşmekAnlamı: kızmak, öfkelenmek, sinirlemek6. mızmızAnlamı: her şeyde kusur bulan, hiç bir şeyden memnun olmayan7. usanmakAnlamı: sıkılmak, bıkmak, bezmek8. yılmakAnlamı: bıkmak, usanmak9. bezgin10. bıkkınAnlamı: çok bıkmış, usanmış11. bıkmakAnlamı: usanmak
См. также в других словарях:
zahmet olmak — (birine) yapılan bir işten sıkıntı, yorgunluk duymak … Çağatay Osmanlı Sözlük